Fidan, S-400 görüşmelerini dolaylı olarak doğruladı
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın yakın zamanda verdiği bir televizyon röportajında ABD’nin CAATSA yaptırımlarının kaldırılması yönündeki çağrısı, ABD-Türkiye ilişkilerindeki zorlukları ve Washington ile Ankara’nın, belirli koşullar altında Türkiye’nin F-35 programına geri dönmesine bile izin verecek bir formül aradıklarının örtülü ama açık bir şekilde kabulünü ortaya koydu.
Birkaç gün önce Kathimerini’nin ifşa ettiği, Türkiye’nin beşinci nesil F-35 savaş uçağı programına dönmesi karşılığında Rus S-400 füzelerinin depolanmasına ilişkin senaryoları yalanlamayan Fidan, bir yandan “bunlar iddia” derken, “Özellikle müzakerelerin kritik içeriği konusunda çerçeve konulardaki pozisyonumuzu belirliyoruz, ancak bunun dışında nihai hedefimize ulaşana kadar neyi, ne zaman ve nasıl yapacağımıza ilişkin pozisyonlarımızı çok fazla ortaya koymama yönünde metodik bir tutumumuz var” dedi.
Nitekim Fidan, bu noktada ABD’nin CAATSA yaptırımları konusunun “Türkiye-ABD arasındaki ittifak ilişkilerini etkileyen” bir konu olduğunu vurguladı.
“Bundan çıkmamız lazım” diye vurguladı.
Ayrıca, Türkiye’deki medya raporları, Yunanistan’ın potansiyel F-35 anlaşmalarını baltalamak için Gülenist unsurlarla komplo kurduğunu iddia ediyor. Hükümet yanlısı gazete Milliyet, Türkiye ile ABD arasındaki görüşmelerin Atina’da endişe yarattığını ve hem Yunanistan’ın hem de FETÖ’nün Türkiye’ye karşı bir dezenformasyon kampanyası başlattığını iddia etti.
Bu arada, Washington’un Kıbrıs Cumhuriyeti’ne yönelik silah ambargosunu bir yıl daha uzatma kararı da Ankara’da hoşnutsuzluğa yol açtı. Hükümet yanlısı Türk medya kuruluşları, Batılı askeri güçlerin Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki varlığının önemini vurgularken, bunun İsrail ve Lübnan’dan sivillerin olası tahliyesiyle ilgili olduğunu gizliyor.
Yaygın olarak dağıtılan hükümet yanlısı gazete Türkiye’ye göre, Batı, İsrail’deki gerginliği adayı silahlandırmak için bir bahane olarak kullanıyor. Raporlarda, “Kıbrıslı Rumların adayı kendilerine ait olarak talep etmesi ve İsrail’in Kıbrıs’ı işgal etme planları arasında, KKTC [Türk işgali altındaki Kuzey Kıbrıs’taki varlık] etrafındaki tehlike her geçen gün artıyor.” ifadeleri yer alıyor.
